Bana kalırsa 90’dan sonrası hatalı sürüm. Hatalı sürüm sezonunu yakaladığım için nasıl hissetmeliyim bilemiyorum. 91 yılının Ekim ayında postmatüre olarak doğduğumda her şey güzel görünüyordu.
Zamanla zamana, değişme ve kendime inandım. On numara terazi burcu olarak hayatıma devam etmeye başladım. İstanbul Üniversitesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı bölümünde vakit geçirmekle meşguldüm.
Dünyanın herhangi bir yerinde kahve, kitap ve sevdiğim insanlar varsa orası benim ömür boyu yaşayabileceğim bir yerdir. Yani dünyanın pek çok yeri bana hitap ediyor diyebiliriz.
Yazıyorum çünkü söyleyeceklerim var. Yazıyorum çünkü parmaklarımın hareketini seviyorum. Yazıyorum çünkü bir şeyler paylaşabileceğimizi biliyorum.
Mail atmak, bıdı bıdılamak, kulağımı çınlatmak isterseniz mail adresim şöyle iştigal: (tüm Öznur Doğan’lı mailler abidik gubidik insanlar tarafından alındığı için bu saçma mail adresi ile hayatıma devam ediyorum)
ozznnur.dgn [at] gmail [.] com
ünlü bir şair vardır, bilmem bilir misiniz… “bir gidene kal demem asla / iki ezdirmem kendimi aşkla / üç düşman olup ayrılmak yakışmaz / sana son sözüm iyi şanslar” der yine kendisine ait bir eserinde.
her ne kadar konumuzla sadece bir mısrası ilgili olsa da durumun önemini vurgulamak açısından bu tutarsız şarkı sözlerinin burada yer almasını önemli buluyorum sayın öznur doğan. düşman olup uzaklaşmak ne kadar anlamlı bir hareket olabilir ki bu pek de ehemmiyetli olmayan dünyada?
gelelim isteğime. okumak istediğim blog ise “kelebek etkisi” hakkında. yine geleceğim elbet, esen kalın.
işin aslı, bendeki bu konuk olma arzusu uzun zamandan beri var idi. lakin konuk olacak bir konak yoktu, ne garip değil mi? nerelerdesiniz kuzum, “arayan bulur” lafını şiar edinen bendeniz elbette sayfalar arasında gezinirken birden kendimi burada bulmadım.
Cix bakmıyorsun halen yok birşey 🙂
film yorumu için istek yapabiliyor muyuz ?
Eğer izlediğim bir filmse hemen tabii ki yazarım. İzlemediğimse izleyip de yazabilirim. =) Hangi film?
the hours.
İzleyeceğimm!! Nicole ile Meryl varmış. 🙂
İzlemiş bulunuyorum filmi, gecikmeli de olsa. En kısa sürede geliyor yorum!
tamam bekliyorum o zaman. ben izledikten sonra ne düşündüğümü bilemedim. o yüzden az yardıma ihtiyaç vardı 😀
Çok mutlu olduum bana danışan birileri vaar 😀 teşekkürler, bu gece izliyorum!
Manyaksın kız sen 🙂 Ciddi bildiğin manyak.
Nedenn 😀
ilgi hastası olma yolunda koşar adımlarla ilerlemeye devam ediyorsun 🙂
ilgi hastası değil yazar hastalığı bu. biraz farklı.
Eğer klasiklerine bir film daha eklemek istiyorsan Mary and Maxi izle çünkü ben bizim arkadaşlık durumumuzu buna benzetiyorum biraz 🙂
Tek tek ama lütfen! 😀 Daha yeni alışveriş yaptım kitap aldımmmm. 😀
Cabalarinin devamini bekliyoruz:)
Teşekkür ediyorum, şu anda tam da yazıyorken geldi bu yorum. 🙂 Sevindim!!
Rica ederiz:) bir sozlukcu olarak gorevimiz, zaman zaman ben de destekte bulunurum; hadi bakalim bekliyoruz;)
=)) Tekrar çok teşekkür ediyorum. Huh huuuğğ. 😀
Film yorumlari dusunuyor musun? Neyse uzatmiyorum bugunluk:)
Sanıyorum bir 10 – 12 tane film yorumu var. Yeni kitapları beklerken ve gözlerimi dinlendirirken filmleri yazmıştım. Ama listeden ilerleyerek gidiyorum. Son 1 senede izlediklerimden başladım. =) Daha sonra eskiler ve kültlere geçeceğim. 🙂
cafe-bar fln filan da lazim aslinda..ama kendi bloguma mi saklasam acaba?:) Neyse, bekleyelim bakalim birazdan yazacaklarini:) fikir-zikir cok kafa lar bulanmasin..
Gezdiklerim ve müzik de yapmayı planlıyordum yalnız blogun yapısı uygun düşmedi 😀 ben de o yüzden şimdilik onları bıraktım. O zaman anlaştık, kendine sakla ve blogunda yaz. Ben de okuyayım! =)
bu bir meydan okumaydi sanirim, tamam anlastik!;)
Yok yahu, meydan okumuyorum. Her şey yerinde. =) Yazı hazır.
ellerine saglik diyelim o zaman;) sabah uyandigimda okurum artik, taze beyinle..
Ben de direk yatıyorum zaten. 😀 Teşekkürler tekrar destek için. Hoşça kal!
Ak kağıdın evrenine girmiş her genç insan(ben de pek yaşlı sayılmam 27 olduk) bu evreni anlamlandırmaya çalışır, Fakir Baykurt bir köy öğretmeniyken böyle hissetmiştir, Orhan kemal , A Telli, A.Behramoğlu, Edip Cansever, Cemel Süreya falan…Ak kağıt hayallerimizi ve arzularımızı kamçılarken elimiz muhtemel yanağımızda elbet düşüneceğiz. Bugün gelinen yayıncılık dünyası handiyse kapitallerle at başı gidiyor ,o zaman her cesur gazeteciyi, her cesur yazarı-çizeri kendi dijital yolculuğunda bulmak doğal hale geliyor…Kültür-sanat,sinema ve edebiyat (bu ikisini ayıramıyorum nedense ee Tarkovsky’de şairdi canım) rüzgarsız değirmenlere Don Kişot olurken biz de Şarlo gülümsemesi yüzümüzde bakıyoruz hayata değil mi?
Bana gelince fazla bir hikaye yok.. bu işlerle uğraşmaya çalışan meraklı biri, @ozkandurak on twitter da yaşamı anlamaya ya da anlamlandırmaya çalışıyorum diyelim…. bir de izlebizle.net adresinde film yorumları var ki şu an inziva aşamasını yaşıyor..
Güzel günlerde güzel yazılarla buluşmak dileğiyle takipteyim, hoşça kal….
Nazik görüşleriniz için çok teşekkür ediyorum. Bilmukabele takipteyim.
Hmm. Blog sitesi olan bir bayan. 2o13 yılında her ne kadar insanlar twitter, instagram, facebook gibi sosyal ağlara yönelmiş olsada bu tarz çalışmalarda bulunan bir bayan kadar dikkatimi çeken hiçbişey olmaz sanırım. Çoğu erkeğin sırf fors için saçmaladığı blogların yanında böyle güzel içerikli bloglara sahip bayanların sayısının artması şu internete bakış açımı biraz daha olumlu yönde etkiliyor. Takipteyim.
Çok teşekkür ediyorum, bu yorumlardan sonra bırakmak imkansız zaten. Bir okuyucu daha kazanmak beni de çok mutlu eder. Sevgiler.
Takipteyim.
Ne mutlu bana. 😀
Sizin gibi güzel, kültürlü ve eğitimli kızlar illa İstanbul’da olmak zorunda mı?
Evet.
Bir süredir bakamıyordum.. Faaliyetler bitmemiş, sevindik..
Devam edeceğim 🙂
Sister Carrie ile ilgili yazınız var mı acaba?
Selam,
https://oznurdogan.com/2012/02/12/icimizdeki-seytanda-darwin-ve-freud/ burada birazcık bahsetmişim ancak geniş bir yazı yok 🙂
Selam Öznur. Yarın final sınavım var ve sitenden çalışıyorum the scarlet letter a. Öyle gezerken baktım uzun zamandır buralar boşmuş. Yazayım dedim sağol bişiler için.